Geçen sene Biella’da tek başıma kutladığım doğum günümü bu sene Floransa’da tek başıma kutladım. Arayanlar böyle bir buruk oldular ama hiiiç olmayın çünkü ben bu şehirde çok mutluyum. Pizza yiyip şarap içtim oooh 🙂
Geçen hafta aklıma esti, 33 yaş 33 yıl ile ilgili 33 madde çıkarttım. Çok eğlenceli, siz de yapın, tavsiye ederim.
33 yıl 33 madde – Zehra’dan Zehra’ya geyik muhabbeti
1) Şimdi ben hiçbir zaman uzun saçlı olamayacağım çünkü malzemem yok. Saç eklettir, yağ sür, sarımsak sür, at kuyruğu bitkisini iç vs vs vs …. Olmuyor da olmuyor. Bu nedenle benim saçım hep kısa olacak. Kuaförden çıkıp geldiğimde suratınızı buruşturup sanki kanser olmuşum gibi üzgün bir ifadeyle “Saçların çok kısa olmuş” diye suratıma bakmayın. Kısa olmuştur ve artık kısa olacaktır. Bir de abuk sabuk ve yamuk yumuk modelleri çok seviyorum. Modeline de şaşırmayın lütfen
2) Hadi fiziksel özelliklerden başladım, ondan devam edeyim. Fazla kilolarımla barıştım diyorum ama yalan! 45 kg, zargana gibi zayıf olmak istiyorum aslında ama olmuyor. İsteyen herkes zayıflar ama ben yemek yemeği çok sevdiğimden hiçbir zaman zargana gibi zayıf olamayacağım. Bu nedenle tonlarca para döktüğüm zayıflama sektörüne veda! Hayatım boyunca fazla kilolarımdan şikayet edeceğim ve hiçbir zaman zayıf da olmayacağım. Sevgili ailem ve dostlarım, vereceğim kalıcı rahatsızlıktan dolayı 33. yaşımda peşin peşin özür dilerim.
3) 30 yıl boyunca bifteği çok pişmiş yedim, 3 yıldır da kanlı kanlı yiyorum. Size tavsiyem siz de öyle yiyin. 30 yıl resmen kömür yemişim. Hem etin tadını alıyorum hem de kan sayımlarında çok sağlıklı çıkıyorum (maşallah)
4) 1991 yılında Vizon dergisin kapağında görüp “kim bu yakışıklı yaa” diye iç geçirdiğim Menderes Utku’yu üzerinden 20 yıl geçmiş olmasına rağmen hala ama hala çok beğeniyorum. Sizce en seksi erkek kim gibi salak soru sorulursa aklıma tek gelen kişi Menderes Utku’dur. Allah rızası için şu adamı tanıyanınız varsa bir tanışmak istiyorum, söz sarkmayacağım J (tamam, azıcık sarkarım ama o adam da alışkındır herhalde. Böyle düşünen bir tek ben değilim ki). Oğlum olursa adı kesin Menderes olacak, başka yolu yok.
5) Gülmeyin ama bir itiraf! Araba kullanmaktan çok korkuyorum. İki lafı bir araya getiremeyen kişiler bile gayet güzel araba kullanabiliyorlar ama ben çok korkuyorum. Allaha şükür ciddi bir trafik kazası falan da geçirmedim ama nedenini bilemediğim, çözemediğim bir fobim bu! Kim bana yardımcı olur?
6) En sevdiğim grup Coldplay, bıkmadan usanmadan her gün dinliyorum
7) Halamın evindeki cam süs eşyalarına bayılıyorum. Özellikle şarap kadehlerinin hastasıyım. 4 yaşımdayken de onlarla oynardım (gizli gizli tabii), hala da oynarım. Şimdiki evim karavan kadar olmasaydı alıp İtalya’ya getirecektim ama maalesef koyacak yerim yok.
8) Ha bir de yine halamın çanta ve ayakkabıları ile küçükken oynardım. Hala da canım sıkılınca onlarla evde gezinirim. Dışarıda takmaya kıyamıyorum. Ayakkabılar maalesef ayağıma olmuyor. Çanta ile idare ediyorum.
9) Bütün dünyayı turlamadım ama şu ana kadar en sevdiğim şehir Madrid oldu. Hayatımın bir döneminde orada yaşamak isterim. Tabii en sevdiğim şehir İstanbul, şüphe yok ama gezip gördüklerimde en çok orayı sevdim.
10) Kurşun döktürmeyi çok seviyorum. Bu da sevilir mi demeyin, seviyorum. Daha hiç üzerimde nazar çıkmadı. İyi bir şey sanırım. Galiba ben kurşun döken kadının “abooov, üzerinde kem gözler vaaar” demesini bekliyorum.
11) Alışverişe tek başıma çıkmayı seviyorum. Kıyafet, süper market fark etmez. Herkesin bir alışveriş hızı var. Ben bir saatte 50 mağaza bakabilirim mesela.
12) Yıllarca sizlere saçma gelen kurslara katıldım. Bu kurslar hayata bakışımı değiştirirlerken banka hesabımın suyunu çektirdiler. 30 yaşımdan sonra hevesim azaldı maalesef. Artık çok seçiciyim.
13) Blog yazıyorum ve çok zevkli. Siz de yazın, kim okur ki demeyin. Sadece siz okusanız da olur ve yazmaya devam edin. Mesela benimkini Mehmet (Denli) okumuş, şimdi beraber yazıyorum.
14) Örgü örmeye çok heves etmeme rağmen kimseye bir sıra bir şey örmeyeceğim. Dostluklarıma iyi gelmiyor bence. Bir de aklıma hep karpuz kollu kazak geliyor, anlayan anladı 🙂
15) Bir takıntım var, nevresim takımım beyaz olmalı. Misafirlikte veya otellerde sorun olmuyor ama evde mutlaka bembeyaz nevresimde yatmam lazım. Bu takıntının nedeni belli değil. Bir de mümkünse yorgan yün olmalı, diğerleri rahatsız ediyor. Son olarak yastık kuş tüyü olmalı. Prensesin uykusu çook önemli!
16) Bir sürü girişimcilik kitabı aldım. Biliyorum, bir gün olacak! Şimdilik aklıma gelen fikirleri minik deftere not ediyorum. Olacak olacak…
17) Kırmızı ruj sürünce direkt kırıtmaya başlıyorum.
18) Girdiğim ilk pilates dersinde bir kadın zart diye osurduğundan benim için pilates korkunç bir aktivite! Tabii o ders de ilk ve son pilates dersim oldu. Birisi “pilates dersinden geliyorum” derse aklıma “acaba osurmuş mudur?” sorusu geliyor.
19) “Caddeden” arkadaşlarımı çok seviyorum. Umarım hayatımın sonuna kadar onlarla dost kalırım ve Şaşkınbakkal, Suadiye, Caddebostan civarında takılmaya devam ederiz.
20) Iphone’umu ayrıca çok seviyorum. Benimkinin adi Ayfer mesela.
21) Bozcaada dünyanın en güzel adası, tartışmam bile! “Nesini seviyorsun?” diyenlere verecek bir cevabım yok vallaha. Nedensiz sevgi de olur, şarkısı bile var.
Bu maddeye kadar okuduysanız ya beni seviyorsunuz ya da boş vaktiniz olduğu bir ana denk geldi. Ben beni sevdiğiniz kısmını seçiyorum. 🙂
22) 2 yaz önce rüzgar sörfü öğrenmeye başladım. Bunu geliştireceğime söz veriyorum. Floransa’ya yakın sörf yapılacak yerler de buldum. Bana “Rüzgarın Kızı” diyebilirsiniz. Snowboard için aynı sözü vermiyorum ama elimden geleni yapacağım. Birinde suya düşüyorsunuz diğerinde karın üstüne, fark var.
23) Yemek yiyip de kilo almayan herkese istisnasız gıcık oluyorum, çok kıskanıyorum, nefret ediyorum. İnşallah bir gün hepiniz 1000 kg olursunuz.
24) Bir müzik aleti çalmak çok isterdim ama yeteneğim yok. Allah o yeteneği annemle babama vermiş. Bir de benim yeteneğim olsaydı bando kurardık. (not: annem kanun, babam akordeon çalıyor)
25) En beğendiğim özelliğim hayalperest olmam. Bir zararını hiç görmedim diyebilirim.
26) En sevmediğim özelliğim maymun iştahım. Bir şeye olan ilgim maalesef hemen geçiyor .
27) Caddebostan sahil yolunda yürümeyi, patene binmeyi, öylesine gezmeyi, Migros önünde oturup adalara bakmayı falan çok seviyorum. Elvide ve Serdar ile burada piknik yapacağız diye piknik sepetim dahi var. Bir gün piknik yapacağım, umudum var.
28) Ayrılırken bana “Hadi kendine iyi baaak” denmesinden pek hatta hiç hoşlanmıyorum. Görüşürüz diyin, Allaha emanet ol diyin, ay ne çok konuştuuun diyin (ki konuşmuşumdur) falan filan .. bana noluuur “kendine iyi bak” demeyin.
29) En sevdiğim filmler sırasıyla Shawshank Redumption, Eternal sunshine of the spotless minds ve La finestra di fronte (özellikle bu hayatıma yön vermemde çok etkili olmuştur, teşekkürler Ferzan Özpetek).
30) Hayatta en gurur duyduğum başarılarımdan biri Ayşe’nin (Yaltır) fularını çıkartıp atmasıdır
31) Fotoğrafçılıkla alakam yok ama bir gün foto makinası alacak olsam nikon alırdım
32) En lezzetli espresso illy marka kahve ile olur
33) Bahsetmezsem olmaz, kankardeşim var. Cebren ve hile il kanka olduk ama Ece’yi (Gürbüz) çok seviyorum
Zehra öldürdün beni gülmekten, maddelerin bir kısmı bana da uyuyor:) sayende 33 madde de ben yazmaya karar verdim…:)Burcu
BeğenBeğen
Selamlar seni tanımıyorum ama çok eğlendim okurken. Tam kafa dengimsin, kova burcu musun nesin?:)Yaşımız da denk. Ben de Floransa'dayım. Arkadaş edinmeye bayılırım. Özel mesaj kısmı olmadığından alenen mail adresimi yazacağım burada: drekinturkmen@yahoo.com Bana ulaşırsan sevinirim:) Kendine iyi bak!!!hehee:))))Ekin
BeğenBeğen
Bak bak, demek Ekinle burdan tanisiyorsunuzzzz.. Ben de nerden demistim, kesfettim, mutlu oldum 😉 Bu arada 5 nolu madde hakkinda sana cidden yardimci olabilirim, gorusunce hatirlat, anlatayim nasil…
BeğenBeğen
soylemedim mi? cok da eglenirim. 5. icin yardim etsene lutfen 🙂 ay lav yuuu
BeğenBeğen
ahahah ekinle herşey böyle mi başladı?
BeğenBeğen
evet, 10 Subatta sene-i devriyemiz var 🙂
BeğenBeğen
selam, blog yazılarını okumak inanılmaz keyifliydi birkaç gün sonra 1 haftalık Italya tatili yapacağız, )ölü-Floransa ve Roma) sayende daha bilinçli gezeceğiz…
BeğenBeğen
tesekkurler, bayik bir ulkede kendi eglenceni kendin yarat usulu takiliyorum. Eylul Ekim buralar kimil kimil olur, sarap-mantar festivali dolu her yer. hava da guzel, oooh mis gezersiniz. iyi seyahatler 🙂
BeğenBeğen
Tanımasam da sonuna kadar okuduğumu bilmeni isterim. Yazmayı sakın kesme, devam et. :)ibrahim
BeğenBeğen
Bu yorum yazar tarafından silindi.
BeğenBeğen
vakit buldukça yazmaya çalışıyorum, beğendiğine çok sevindim
BeğenBeğen
Çok tatlısı bu sene bende 33 yaşına girdim ve pilates ile ilgili düşüncelerin dışında hepsi ayni:)sanırım yazsam ayni listeyi olustururduk
BeğenBeğen
çok teşekkürler ama artık pilates ile barıştım, reformeda falan pilates yapıyorum. süper araba kullanıyorum (maşallah), nikon makinam var ama şimdi fuji istiyorum vs vs yani bazı maddeleri güncellemem lazım ki bu sene yapayım diyorum 🙂
BeğenBeğen