Hemen basma kalıp cümle ile giriş yapayım; “Her ülkenin kendine göre gelenek görenekleri vardır”. Evet, vardır ve konu yemek olunca İtalya’da kanunlar var kanunlar! Bunun yanında turismuslara da çok alışkın bir memleket olduklarından yapılan hataları çok takmıyorlar ama siz sevgili okuyucularımın Zehra gibi bir kılavuzu var, sizi İtalyanlara rezil ettirmem! Gelin size bir kaç yazılı olmayan kuraldan bahsedeyim. Tatile geldiğinizde bilinçli turismuslar olarak gezinin. 


1. Cappuccino içme vakti: Bakın bu çok çok çok önemli. Canım ne zaman isterse o zaman cappuccino içerim diyorsanız sizin Amerikalı turistten farkınız yok demektir. Aslında cappuccino içme vakti İtalya içinde de çok değişiyormuş. Mesela Roma’da saat 10:00’dan sonra içerseniz polis sizi tutuklayabilir ama Milano’da kahvaltı daha geç yapıldığından 13:00’e kadar içebilirsiniz. Şaka bir yana, cappuccino bir kahvaltı içeceği, günün geri kalanında içilmez, içilmemeli. Belki saat 17:00de arkadaşlarla buluştuğunuzda içilebilir. Yemeklerden sonra garson size kahve ister misiniz diye sorarsa o tek hüplük espressodur. Yemekten sonra sütlü bir içeceği ancak ve ancak turistler içer. Eğer espresso çok sert geliyorsa espresso lungo için, bizim türk kahve fincanı dolusu kadar geliyor. Kahve çok önemli, aman atlamayalım. 
2. Kırmızı şarap, Beyaz şarap: Çok basit bir kural. Kırmızı etle kırmızı şarap, beyaz etle beyaz şarap. Benim gözlemim genellikle İtalyanların kırmızı şarap sevdiği yönünde ama kırmızı şarap sevmeyip her yemekle beyaz şarap içen İtalyan dostlarım da var. Başka ölümcül bir kural ise kırmızı şarap asla soğutulmamalı. Beyaz şarap ise soğuk içilmeli. Ancak bazen kırmızı şarap o kadar sıcak geliyor ki ben kuralı hiçe sayıp soğutuyorum, özellikle ev şaraplarını oda sıcaklığında içemiyorum. Ama sakın sakın sakın kırmızı veya beyaz şarabın içine buz atmayın. Vallaha anında sınır dışı edilirsiniz. 
3. Kahvaltı: İtalyanların kahvaltı anlayışı cappuccino ve kruvasandır. Bizim gibi tostlar, sucuklu yumurtalar, bardak bardak çay yok, beklemeyin. Son yıllarda otellerin kahvaltı salonlarında domates, peynir görür oldum. Demek turistlerden çok şikayet geliyor ama bir italyanla kahvaltı yapacaksanız kahve, meyveli yoğurt, kruvasan yersiniz. 
4. Makarna yeme adabı: Sakın ama sakın makarnayı veya lazanyayı bıçak kullanarak yemeyin. Bu pişirene hakaret sayılıyor. Çok sert olmuş da ancak keserek yeniyor demek olduğundan sadece çatal kullanarak yiyin.Spagettiyi de sakın kaşığa dolayıp yemeyin, büyük kıroluk sayılıyor. Sadece çatal kullanıyoruz. Yeni öğrendiğim bilgiyi aktarayım. Spaghetti alla bolognese (kıymalı makarna) diye bir şey yokmuş. Orijinal adı pasta al ragu imiş. Bir de makarna ile ekmek yemek pek hoş karşılanmıyor. 
5. Yemek sipariş sırası: Bu çok kafa karıştırıcı çünkü bizden biraz farklı. Yemek sipariş etme sırası şöyle; başlangıçlar (antipasti), i primi (makarna, spaghetti, risotto), i secondi (balık, tavuk, kırmızı et), salata, peynir, meyve, tatlı ve kahve (espresso tabii :), grappa (sindirime yardımcı süperalkolik içkileri) ve hesap 🙂 eğer salatayı önceden istiyorsanız uyarın, ölümcül bir hata olmuyor.
6. İstemediğiniz yemeği baştan almayın: Bir eve misafir gittiniz veya lokantada yiyeceksiniz. Bir yemeyi sevmediğinizi baştan söyleyebilirsiniz, bunu saygıyla karşılarlar. Ayıp olur diye yemeye kalkmayın çünkü İtalyan yemek kültürü doymaktan öte zevk alarak yemek demektir. Tabakta bırakıp ev sahibini kıracağınıza baştan almayın.