Monaco
Monaco ve Monte Carlo İstiklal Caddesi kadar alana kurulmuş ama zenginlik akan bir ülkecik. Ülkeyi araba ile 5 dakikada turlayabiliyorsunuz. Limandaki tekneler, ki bütün Fransız Riviera’sındaki ortak özellik bu tekneler, saray ve kumarhaneler ülkedeki önemli unsurlar. Bir de Formula 1 var, onu kesinlikle unutmamak lazım. Monaco Grand Prix’si şehir içinde koşulan tek F1 yarışı. Sarayın yanında Napoleon Müzesini de gezdik. Saray’da 12 tane oda geziyorsunuz ama Napolen Müzesi daha hoşuma gitti. Sokakla gayet nezih ama zaten kaç tane sokak var ki! Bir de Monaco Katedrali var. Ben genellikle kiliseye girmem ama Ekin çok güzel olduğunu söylediğinden girdim. Dediğine göre buradaki Çarmıhtaki İsa gülüyormuş. Hemen para var, huzur var diye espri yaptık. Hediyelik eşya alacaksanız bizim gibi sarayın karşısından almayın. Aynıları içerdeki sokaklarda yarı fiyatına. Değişik olarak Monaco birası içtik. Tuborga benzeyen bir tadı var. Açıkçası buradaki halk da zenginliklerinden olacak son derece kibirliler. Benim yaşayabileceğim bir yer değil. Zaten gezmek için yarım gün yeterli. Eğer kumar oynamıyorsanız siz de benim gibi sıkılırsınız, kesin!!! Burasını fotoğraflarla anlatmak daha doğru. Ülke bir kompakt bir makinenın kadrajına sığabiliyor ama Türkiye’den kat kat zengin. Gerisini siz düşünün. Bir tek Grace Kelly’e çok ama çok üzüldüm. Ülkedeki en güzel insanmış ama güzeller çok yaşamaz ki!


 |
şehrin ortasında havuz |
 |
ülke bu kadar 🙂 |
 |
saray muhafızı |
 |
saray meydanı |
 |
Monaco Ucubesi (!) |
Eze
Eze’den önce Cap D’Ail’e uğramak istedik ancak sahile inmeyi başaramadık. Burada çok tatlı bir sahil varmış, Mala Beach. Siz giderseniz benim için de denize girin. Burada Eze Köyüne devam ettik. Burada bir sahil tarafı var, bir de eski Eze Köyü. Önce eski köyü gezdik. Kayalıklar üstünde. Araba giremiyor. Şato içinde geziniyor gibisiniz. Her yer otel olmuş ama sokaklarda yürümek çok zevkli. Bayağı yokuş tırmanıyorsunuz ama çok şirin şirin sokaklardan aşağı iniyorsunuz. Burayı da fotoğraflarla açıklamak daha güzel olur. Sonra denize inmeye sahile gittik. Deniz maalesef çakıl ve sahilin eni çok dar. Yiyecek içecek alabileceğiniz bir yer ve de kabin yok. Sadece bir özel plaj var ama oraya da bakmadık. Denize girip biraz dinlenip eve döndük.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
yor u mlar ınız, önerileriniz kısacası blog unuz MÜTHİŞ.. ÇOK TEŞEKKÜRLER
BeğenBeğen